Sosyal Medya

Coğrafyamız

Bâsil’e veda - Taha Kılınç

Düğününüze birkaç gün kala, hiçbir suçu olmadığı halde nişanlınız tutuklansa… Aylarca kendisinden haber alamasanız ve nihayet, bir askeri hapishanenin kayıtlarında izine rastlasanız… Bıktırıcı resmî prosedürlerle sağlanabilen kısacık bir görüşmeden sonra yeniden ses kesilse… Ardından, onu aramakla geçen uzun bir zamanın sonunda, “iki yıl önce” idam edildiğini öğrenseniz… Ne hissederdiniz? İşte, Suriyeli Nûra Gâzi’nin yaşadıkları tam da böyle bir hikâyeydi. Müstakbel kocası Bâsil Hartabil’le evlenmeye hazırlanırken, Suriye rejimi eşini elinden aldı ve bir daha geri vermedi.



Taha Kılınç - Yeni Şafak
 
Düğününüze birkaç gün kala, hiçbir suçu olmadığı halde niÅŸanlınız tutuklansa… Aylarca kendisinden haber alamasanız ve nihayet, bir askeri hapishanenin kayıtlarında izine rastlasanız… Bıktırıcı resmî prosedürlerle saÄŸlanabilen kısacık bir görüşmeden sonra yeniden ses kesilse… Ardından, onu aramakla geçen uzun bir zamanın sonunda, “iki yıl önce” idam edildiÄŸini öğrenseniz… Ne hissederdiniz? Ä°ÅŸte, Suriyeli Nûra Gâzi’nin yaÅŸadıkları tam da böyle bir hikâyeydi. Müstakbel kocası Bâsil Hartabil’le evlenmeye hazırlanırken, Suriye rejimi eÅŸini elinden aldı ve bir daha geri vermedi. 
 
Teknoloji dünyasının yakından tanıdığı, Arap Baharı süreci öncesinde Suriye’yi birçok yurtdışı etkinlikte temsil etmiÅŸ bir isimdi Bâsil Hartabil. Bilgisayar mühendisi ve yazılımcı olan Bâsil, Wikipedia baÅŸta olmak üzere sanal âlemin önemli bilgi kaynaklarına da içerik saÄŸlıyor, bu sayede dünyanın birçok ülkesindeki aktivistlerle iletiÅŸim halinde bulunuyordu. 1982’de Åžam’da dünyaya gelen Bâsil, ülkesinin tarihî ve kültürel zenginliklerinin kayıt altına alınmasına da çalışan bir mühendisti aynı zamanda. 2005’te bir grup arkadaşıyla birlikte baÅŸlattığı “Yeni Palmira” adlı projeyle, Suriye’deki ünlü Palmira antik kentinin üç boyutlu modellemesini hazırlamıştı.
 
Bâsil Hartabil, niÅŸanlısı Nûra Gâzi’yle düğün hazırlıklarını sürdürürken, 15 Mart 2012’de Åžam’da tutuklandı. Suriye istihbaratı tarafından “yabancı bir devlet hesabına casusluk”la suçlanan Bâsil, dokuz ay boyunca tek başına bir hücrede tutulduktan sonra, Åžam’ın kuzeydoÄŸusundaki -iÅŸkenceleriyle kötü bir şöhrete sahip- Adra Hapishanesi’ne nakledildi ve nihayet ailesinin kendisiyle görüşmesine izin verildi. Bâsil ve Nûra, bu görüşmede birlikteliklerini resmi hale getirdiler ve evlendiler, damadın nasıl olsa özgürlüğüne kavuÅŸacağını umarak… Ancak Suriye yönetimi bir süre sonra Bâsil’i bilinmeyen bir hapishaneye nakletti, ailesinin de böylece kendisiyle irtibatı kopmuÅŸ oldu.
 
Bâsil’in tutuklanması ve salıverilmemesi, dünyanın farklı ülkelerinden arkadaÅŸlarını da harekete geçirmiÅŸti. Bâsil içeride sorguya çekilirken ve iÅŸkence görürken, arkadaÅŸları da onun serbest bırakılması için çeÅŸitli kampanyalar düzenlediler, uluslararası kurumlar nezdinde giriÅŸimlerde bulundular. Fakat genç mühendisten bir daha hiç haber alınamadı.
 
Nihayet geçtiÄŸimiz ay, Nûra Hartabil, kocasıyla ilgili aldığı bir bilgiyi Facebook üzerinden takipçileriyle paylaÅŸtı. “Bugün, kendi adıma, ailem ve Bâsil’in ailesi adına, kocamın 2015 yılının ekim ayında idam edildiÄŸine dair teyidi duyuruyorum” diyen Nûra’nın verdiÄŸi bilgiye göre, Bâsil Hartabil hakkındaki idam kararı, Adra Hapishanesi’nden götürülmesinden hemen sonra infaz edilmiÅŸti. Nûra, kocasının akıbetiyle ilgili malumatı aldığı kaynağı açıklamasa da, Suriye rejimi içinden bazı muhbirlerle haberleÅŸtiÄŸi ve gıyaben Bâsil’in durumunu soruÅŸturduÄŸu biliniyor.
 
Bâsil Hartabil, Suriye’de 2011’de halk ayaklanmasının baÅŸlamasından bu yana tutuklandıktan sonra kendilerinden bir daha haber alınamayan 65 bin insandan biri. Bu rakam, elbette resmî olarak belgelenebilen kiÅŸileri ifade ediyor. Gerçek sayı, muhtemelen bunun epey üzerinde. Rejimin hapishane ve karakollarında kaybolan bu insanların kâhir ekseriyetinin eline silah bile almadığı, sadece “muhalif” kimliklerinden ötürü “tehlikeli” addedilerek ortadan kaldırıldıkları belirtiliyor.
 
Hartabil’in içine dâhil olduÄŸu bir baÅŸka istatistik daha var: Bâsil, Suriye’de yaÅŸanan olaylar sırasında hayatını kaybeden 3 bin 500’den fazla Filistinli mülteciden biri aynı zamanda. Aile köklerinin geldiÄŸi Filistin’in Safed kasabasına nispetle, Bâsil es-Safedî de deniyordu kendisine. 
 
Suriye’deki Filistinliler İçin Eylem Grubu’nun (AGPS) yayımladığı rapora göre, 2011’den bu yana 1141 Filistinli mülteci, direkt biçimde Suriye ordusunun saldırı ve bombardımanı sonucunda öldü. 873 Filistinli orduyla muhalifler arasındaki çatışmalarda yaÅŸamını yitirirken, rejimin hapishanelerinde iÅŸkence ve kötü muamele sonucu ölen Filistinli kurbanların sayısı 462. Normal ÅŸartlarda belki de Suriye’nin geleceÄŸinde çok kritik roller oynayabilecek olan mühendis Bâsil Hartabil de bu korkunç istatistiÄŸin unsurlarından biri ÅŸimdi.
 
Ä°srail’in kurulmasından önceki Siyonist terör ve tedhiÅŸ hareketlerinin bir sonucu olarak atalarının topraklarını ilk kez terk etmek durumunda kalan Filistinliler, 1948’de Ä°srail kurulunca, ardından 1967’deki Altı Gün Savaşı’ndan sonra ve diÄŸer kritik dönemeçlerde aÅŸama aÅŸama komÅŸu ülkelere sığındılar. Lübnan ve Ãœrdün’deki yaÅŸamlarına kıyasla, Suriye’deki Filistinli mülteciler daha zor ÅŸartlarla karşılaÅŸtı. Varlığını ve Ä°ran’dan aldığı desteÄŸi Filistin davasıyla meÅŸrulaÅŸtıran Baas rejiminin siyasi malzemesine dönüştürülen mülteciler, sözde “Filistin cephesini korumak için” sürdürülen vahÅŸi bir savaşın da kurbanları durumunda bugün.
 
Suriye’deki çatışmaların Filistinlilere bakan yüzü, Arap Baharı’nın en az konuÅŸulan ve üzerinde en az çalışılan tarafı belki de. Tek suçu “daha özgür bir Suriye” istemek olan Filistinli Bâsil Hartabil es-Safedî’nin trajik sonu, Suriye’deki Filistinlilere “Filistin adına” reva görülen zulmün son örneÄŸi olarak böylece kayıtlara geçmiÅŸ olsun.  

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.